Loading…

Rüzgar Enerjisi

Rüzgar Enerjisi

Enerji, insanoğlunun bugünkü hayatının vazgeçilmez parçası olan başta sanayi, teknoloji, ulaşım, iletişim olmak üzere tüm faaliyetlerin başlıca temel taşıdır. Yani enerji, bugünkü modern toplumun vazgeçilmez bir ihtiyacıdır.

 

Enerji ihtiyacının sürekli artması, bunun yanında ise mevcut kaynakların kısıtlı ve tükenebilir olması, insanoğlunun alternatif enerji kaynaklarını bulma ve geliştirme yoluna itmektedir. Bunun yanı sıra, Dünyanın yaşanabilirlik ortamının korunması ve sürekliliğinin sağlanması amacıyla yapılan ulusal ve uluslararası hukuki düzenlemeler ve enerji üretim, iletim ve tüketiminden kaynaklanan çevresel etkiler daha az, hatta hiç olmayan, hem de devamlılığı ve yenilenebilirliği sağlayan enerji kaynaklarını bulmak ve geliştirmek zorundayız.

 

Tüm bunlarla birlikte, iklim değişikliği ile mücadele çeşitli önlemler almaya gerektirmektedir. Enerji talebinin düşürülmesi, enerji verimliliği, geri dönüşüm, sürdürülebilir taşıma ve yenilenebilir kaynakların temiz elektrik üretiminde kullanılması bu önlemlerden sayılmaktadır. Devletler, tüm aşamalarda gerekli önlemleri almaktadırlar.

Rüzgar, küresel ısınmaya yol açmayan yenilenebilir, temiz doğaya ve insana zarar vermeyen bir enerji kaynağıdır. Türkiye 48.000 MW’lık (38.000 MW kara ve 10.000 MW deniz) rüzgar potansiyeli ile birçok Avrupa ülkesinden daha yüksek bir potansiyele sahiptir. Ülkemizin enerji alanındaki stratejik hedeflerinden biri 100.000 MW’lık hedef kurulu gücümüz içerisinde, rüzgar enerjisi kurulu gücümüzün 20.000 MW olmasıdır. Dünya’nın en önemli rüzgar enerjisi potansiyelinden birine sahip olan ülkemizde, elektrik talebinin büyüme hızının iki katı oranında artarak, bu talebin mümkün olduğunca ucuz ve temiz kaynaklardan sağlanması stratejik öneme sahiptir ancak halihazırda Türkiye’nin kurulu rüzgar enerji gücü kapasitesinin 2019 yılında 600 megawatt (MW) ilavesiyle 8 gigawatt’a ulaşması bekleniyor.

 

Rüzgar santrallerinin genel olarak çalışma prensibi; rüzgar türbinleri lineer olarak hareket eden akışkanın (havanın) hareketini rotasyonel (tekrarlanan döngü, hareket) harekete dönüştürmektedir. Rüzgarın kinetik enerjisi rotasyonel mekanik enerjiye çevrilmektedir. Elde edilen bu mekanik enerji türbin içindeki alternatör vasıtası ile elektrik enerjisine çevrilmektedir. Bir rüzgar santralinde bütün türbinlerin ürettiği enerji tek bir noktaya iletilir (şalt tesisi) oradan da gerilimi ayarlanarak şebekeye verilir.

 

Rüzgar kaynaklı enerji üretimi, yenilenebilir enerji kaynakları içersinde en ileri ve hızlı gelişenidir. Rüzgar enerjisinin bu kadar hızlı gelişmesinin nedeni olarak; atmosferde doğal olarak oluşması, kolay kurulumu, teknolojik geliştirilebilirlik ve kullanışlılığı yanında giderek ucuzlayan maliyeti gösterilebilir.

 

Rüzgar santrallerinin avantajları;

  • Enerji kaynağının atmosferdeki hava olması,
  • Kurulumlarının diğer enerji santrallerine göre daha hızlı oluşu,
  • Temiz ve sürülebilir enerji kaynağı olmaları,
  • Enerjide dışa bağımlılığı azaltmaları,
  • Fosil yakıt tüketimini azaltmaları neticesinde sera etkisinin azaltımına katkıları,
  • Yaygınlaşması nedeni ile maliyetlerin ucuzlaması,

gibi sıralanabilir.